NEDEN ANTALYA OLIVE RANCH'I SEÇMELİYİM ?
Üretim,Tarlalar ve Partnerlerimiz
Toprak mı Verir ? Ağaç mı ?
Zeytin sadece Ege'de yetişiyor diye biliyorduk?
Dünyada zeytin tüm Akdeniz Havzası'nda yetişir . Ege , Akdeniz'e dahil bir coğrafi alandır. Ülkemizde zeytinin sadece Ege'de yetiştiği kanısı , yöre tüccarlarının daha organize çalışmaları ile ilgili bir durum diyebiliriz.
Biz, 2013 yılında , Kaş/Antalya'da kurulduk ve bugün yerli ve yabancı partnerlerimizle birlikte çok sayıda ülkeye ihracat yapmaktayız. Neden Antalya'yı seçtik ? Akdeniz Havzası'nda bir mikro iklime sahip her şehir bizim için özel. Güzelim Antalya ile başladık , Tekirdağ ( Şarköy ) ve Çanakkale
( Eceabat) ile de devam ediyoruz.
Tanrı İtalyanları Kutsasın ;)
Bu işe adım atmadan önce Dünya piyasalarını incelerken şu dikkatimizi çekmişti ; İspanya ve Tunus dev üretim tonajlarında başabaş bir mücadele verirken Dünyada zeytinyağı denince önce İtalyanlar akla geliyordu . Marka yönetimi de değil aslında sebep , sayın dense kaç İtalyan zeytinyağı markası sayabilirsiniz ?
Fakat biri size Dünyanın en büyük zeytinyağı ülkesi hangisi diye sorsa muhtemelen İtalya dersiniz.
Cevap şu arkadaşlar ; ticari zeka ve manevralar . Bu politikanın uygulayıcısı firmalar değil bizzat İtalyan hükümetleri . İtalyanların bu politikalarına "blend etme" veya "paçal yapma" deniyor.
Uluslararası pazarın ihtiyaçlarına göre gerektiğinde zeytinyağını ithal etme , gerektiğinde ihrac etme, gerektiğinde diğer ülkelerde ürettirme , gerektiğinde diğer ülkelerdeki üreticilerle sembolik ortaklıklara girme vs .... fakat bu ürünlerin hepsini Made in Italy olarak kendi markalarıyla tüketiciye sunmak "blend " etmektir.
İlk yıllarda yerli üretim ve %100 kalite adına gösterdiğimiz acemi idealizminden sonra , uluslararası pazarlarda karşılaştığımız gerçekler bizi hem zorladı, hem geliştirdi ; bugün hem Türkiye'deki hem yurtdışındaki ortaklıklarımızda üretip ürettirip , ithal ve ihrac edip hatta transit ticaret dediğimiz yabancı bir ülkeden başka bir yabancı ülkeye yapılan ticaretler ağına kadar genişlettik ticari faaliyetlerimizi.
Madrid ve California'daki ortaklıklarımız , yurtdışındaki distribütörlerimiz ve kullandığımız ara depo partner firmalarımızla ,Türkiye'deki yerel çiftçi arkadaşlarımızla birlikte ürettiğimiz ürünlerle , markalarımızla birlikte uluslararası ticaretin dinamiklerine uyum sağlayarak büyümeye devam ediyoruz.
Antalya Olive Ranch en önemli zeytinyağı markamız olmakla birlikte Tekirdağ ve Çanakkale'de tesis etmeye başladığımız zeytin çiftliklerimizde üreteceğimiz yeni ürünlerle genişleyen bir portföye sahip olacak.
Bizim için en önemli şey ,her koşulda arkasında durabileceğimiz ürünleri sunabilmektir.
Üretim Metodlarımız
Modern /
Kontinü Sistem
Geleneksel
Taş Baskı
Geleneksel Taş Baskı mı ?
Modern Kontinü Sistem mi?
Kontinü sistemde , zeytinyağı içerisindeki doğal antioksidanlar ve aromalar %70 oranında kırıcı aşamasında ,%30 ise yoğurma aşamasında ortaya çıkar . Zeytinyağının kalitesi, sistemdeki kırıcının oksijen kontrolü, hızı, kırıcı tekniği ve çeşidi gibi faktörlerden etkilenir.
Kontinü sistemde zeytinin oksijenle kontrollü temasına izin verilir. ( oksijen yakıcıdır , çok önemsediğimiz polifenol ise yanıcıdır ve oksijenle temas ettikçe yağın polifenol oranı düşer ) Sıkım süresince zeytinin yağ oranı titizlikle takip edilir.
Kontinü sistemde elde edilen yağ çıktısı zeytin kara suyu ve katı atık olan pirinadır. Bu iki atığın birleşimi organik gübre olarak kullanılabilmektedir.
Evet , kontinü sistemde yüksek polifenollü ve zengin aromalara sahip bir zeytinyağı elde etme olasılığı çok daha yüksektir fakat zeytinyağında geleneksel lezzetlerden vazgeçemeyenler veya bitki katkılı zeytinyağı üretimlerinde bizce taş baskının verdiği lezzeti kontinü sistem verememekte. Bu sektörde geçen yıllar bize öğretti ki ; işin aslı , siz dünyanın en iyi yağını üretin, kişinin damak tadı reddediyorsa pek bir anlamı kalmıyor sistemlerin veya kendiyle , hayatla barışık bir insan sizin yağınızı neredeyse uzay teknolojisiyle üretilmiş bir zeytinyağına tercih edebiliyor . Zevkler ve renkler ...
İyi Tarım / Organik Tarım /
Yavaş Tarım / nedir tüm bunlar?
Bir zeytinyağını ne kadar etkileyebilir ki ?
Tarım ilaçlarıyla beslenmek istemeyenler için önemli bir konudur bu .
Ve tabiatı seven korumak isteyen insanlar için .
Ülkemizde çiftçilerin üretimleri devlet yönetimi tarafından kendi sağduyularına bırakılmıştır .
Fakat sertifikalı tarım, bir tarım ürününün yetkili bir sertifikasyon firması tarafından bütün üretim aşamalarının denetlendiği anlamına gelir. Denetler ve bunu belgeler.
İyi tarım sertifikası , üreticinin kısmi bir denetlemeden geçtiğini ifade eder , burda amaç devletin üreticileri ve üretim süreçlerini kayıt altına almak istemesidir. Kullanılan tarımsal ilaçlar konusu biraz esnektir. Ama ürünün üstünde zirai kalıntı olmadığını garantiler.
Organik tarım sertikasında , üretici ürünü için tarladan itibaren son ürün şekline gelinceye kadar çok yoğun bir belgelendirme ile yükümlüdür. Sadece ürünler değil , üretim teknikleri de denetlenir , biz zeytin ağaçlarına kimyasal hiçbir gübre kullanmayız , zeytin ağaçlarının altına bakla ekip toprağın Ph değerini arttırız , topraktaki ağır metali temizlemek için buğday, tütün ,ayçiçeği ekeriz, havalar çok sıcak olduğunda hem ağacın strese girmesini önlemek hem de zararlıları engellemek için ağaçların gövdelerine saf bir kil türü olan beyaz Kaolin süreriz. Tabi bütün bu ürünlerin de organik sertifikalı olması gerekir. Bu uygulamaların zamanları ve miktarları da kayıt altına alınır. Organik tarım, ciddi bir dökümantasyon gerektirir . Ve sertifika en ufak bir hatada iptal edilebilir .
Bu noktada "organik tarım" sertikası tüketici için bir kalite garantisidir diyebiliriz. Kocaman bir tarlanız vardır , yarısına organik tarım prosedürü uygularsınız ,aynı koşullarda yetiştirmiş olsanız dahi belgelendirmediğiniz için diğer yarısını "organik" diye pazara sunamazsınız. O natüreldir.
Doğa ile özdeşleşebilmek
Yavaş Tarım, geleneksel tarım değildir.
Yavaş Tarım , çiftçinin toprağa olan yaklaşımını ifade eder . Toprağının koşullarını ve onun verebileceklerini kabullenmesini ifade eder. Toprağın üzerindeki biyoçeşitliliğin korunması amaçlanır.
Yavaş tarıma karşıt olarak son yıllarda özellikle İspanya'nın öncülük ettiği "sık dikim" ve "çok sık dikim ( ultraentansif dikim )" dediğimiz bir tarım modeli gelişti .
Toprak mı verir ? Ağaç mı ?
Geleneksel tarım dikim tekniğine göre ( 5mx5m veya 5mx7m aralıklarla dikim yapılan yöntem , ülkemizde çoğunlukla uygulanan yöntemdir) zeytini toprak verir . Dolayısıyla zeytin ağacının köküne ne kadar yumuşak toprak verirseniz , o toprağın mineralleri ,organik maddeleri de o kadar size zeytini verecektir.
İspanya'nın başını çektiği görüşe göre zeytini ağaç verir ve zeytinler birbirine çok yakın dikilir.
Geleneksel tarım dikim yönteminde verim diğer yönteme göre az olsa da doğanın biyoçeşitliliğine ve toprağa saygılı bir yaklaşım , toprağın diğer organizmalar tarafından da kullanılmasına müsade ettiğiniz temiz bir tarım yapmış oluyorsunuz .
Sık dikim ve ultraentansif dikimde ise toprağı çok zorlayan , toprağın verebileceğini en kısa sürede en fazla şekilde alma tutumunda oluyoruz. Verim çok yüksek olsa da 15 yıl sonra o ağaçların yenilenmesi gerekiyor . Sık dikim yapılan alanlar çok steril tarım yapılan alanlar olduğu için , zeytin dışında başka bir bitkiye ve canlıya izin verilmediği için zeytinleri korunmasız bırakmış oluyorsunuz. Böylece o sık aralarla dikilen zeytinler zayıf, narin ve her türlü hastalığa açık bir hale geliyor. Çok fazla kimyasal kullanmanız ve dışarıdan müdahale etmeniz gerekiyor.
Antalya Olive Ranch markalı tüm zeytinyağları "yavaş tarım" ilkesiyle ve hiçbir kimyasal girdisi olmayan yöntemlerle üretilmiştir. Üretimimizin %75'i organik sertifikalıdır.